Ferda Boz Güneri
Beyaz Türkler e sözüm,
Kendini elit sayan dantellere,
Farkınızı gördük,
Nefsinize sıra gelince..
Koskoca Osmanlıyı
Hareme sıkıştırıp,
Harem düşkünü gösteren,
Entrika dolu zihniyete…
Hani kol taktın yürüdün,
Ağacımı kestin diye,
Askerime,polisime,
Kafa kaldırdın.!
Nerdesin şimdi ?
Memleket, ağaçlar yanıyor.!
Taksana hortumu koluna,
Dalsana yangınların arasına.!
Senin daldığın o günkü
Polisim,askerimdi.
Ama bak yine koşan kim ?
Yangını söndürmeye .!
Nefes alamıyorum !
İnsanlık lazım bana,
Yaktılar ağaçlarımı,
Kül ettiler ormanlarımı…
Ne istediniz ağacımdan,
Taşımdan toprağımdan,
İçindeki kuşumdan,
Tavşanımdan,Karaca'mdan,
Kuzulu koyunumdan,
Köyümden,köylümden,
Ağıdı saldı anam,
Akan göz yaşının peşinden.
Kökü bizde, toprak bizde,
Havası,suyu,yeşili,mavisi..
Yerde gezeni,gökte hürce uçanı
Yine dikeriz toprağa,tohum atarız köklüce.
Ne diyor atamız Fatih Sultan Mehmet Han;
“Ormanlarımdan yaş bir dal kesenin ,boynunu keserim.”
Senin hükmünü tarih vermiş.
Sen köksüz ,vatansız ,topraksız zalim düşünce,
Dur ,yapma ! Aklın ermezce,
Sana daha dünyadan gitmezden önce,
Ateşi ,hârı tattıracak dilsiz kulların ahı işte...
Nedir bu telaşın ?
Sendemi kalacaksın,
Zannettin bu işte!
Boşa kürek çektin kaldın işte.!
Düşün neler yaptın.
Ne çok feda ettin isteklice,
Büyüdü adam oldu denilince,
Papucun dama atıldı bilinçsizce.
Dur dersin anlamaz,
Senin halini sallamaz,
İsyan bayrağını kaldırır,
Başına amirin olur saldırır.
Evlat dedin yorulmadın,
Gece uykusuz ,gündüz çabada,
Yıllara meydan koydun,
Acınır halde bulundun.
Ah bilmişlik ne de çok,
Seni cahil bildiler çok,
Acınacak haldemisin,
Yoksa sende delimisin ?
Akıl almazlar,
Sana uymazlar,
Ancak senden,
Can alırlar…
Kimine vuslattır bayram sabahı,
Kimine hasrette çektirir ahı,
Kimini paklamaz, keyfi günahı,
Bayramlar sevinçtir gönül hoşluğu,
Hasret varsa kim doldurur boşluğu.
Dualar edilir arefe günü,
Gözyaşı göl olur aratır dünü,
Bekleyen yollara çevirir yönü,
Bayramlar sevinçtir gönül hoşluğu,
Hasret varsa kim doldurur boşluğu.
Bayram hem ağlatır hem de güldürür,
Bir anlamda sıkıntıyı öldürür,
Mübarektir bilinmezi bildirir,
Bayramlar sevinçtir gönül hoşluğu,
Hasret varsa kim doldurur boşluğu.
Kimi yola düşer menzil almaya,
Kimisi ahdeder dostu bulmaya,
Kimi saat sayar vuslat olmaya,
Bayramlar sevinçtir gönül hoşluğu,
Hasret varsa kim doldurur boşluğu.
Adettendir..
Gelin ayakkabısının altına,
İsimler yazmak ;Hatice,
Fatma, Sare, Nazlı, Havva,
Seda, Meryem, Gülsüm..
Yazarız ayakkabı altlarına,
Oynar zıplarız.
Hangisi önce silinirse,
O kişinin evleneceğine inanırız.
Evlilik bu kimle evleneceksin,
Ne zaman evleneceksin?
İsmin silinirse,
Önce sen mi evleneceksin.?
Ey ismi mübarek kızım,
Sen, çok güzel isim taşıyorsun.
Sen, peygamber hanımının,
Sen,peygamber kızının ismini.
Sakın yazma ayak altına!
İsmi mübarek analar,
Darılmasınlar sana.
Sana sunulan bu adet,
Batının oyunudur, meret.
Müslümanın ismi en güzeldir,
Kötü isim bize uymaz!
Alma ayaklar altına,
Kıymet ver kendi adına.
Nene hatunlar,
Fatma analar,
İsimleri ve vatanı için ,
Feda ettiler canlarını.
Asiye imtihanı kazandı,
Firavun'un karşısında..
Ona üzülüp vahlanacağına
Kendi Asiye'n kendin ol !
Ah neler çekmişler diye
Okuyup ağlıyoruz
Onlar gibi olamayız diye,
İbretler almıyoruz.
Bir Asiye
Bir Meryem
Bir Sümeyye
Bir Sare,
Bir Fatıma (r.a)
Olmuyor,olamıyoruz !
Sen bu zamanın Asiye'si ,Sare'si,
Kendi hikayenin baş kahramanı,
Sen cennetin adayı,
Hurisi olmalısın.
Betül gibi iffetli,
Edep haya timsali
Kır eline uzanan eli,
Uzatma elini harama.
Allah Rasulünün aşkı vardı kalbinde,
Gencecik ömründe.
Hep onunla olup,
Onun yoluna baş koymaktı..
Koştu Nevfel Rasulün yanına
Cihad etmekti muradı
Evin tek direği
Annesinin göz bebeği…
Nevfel silahını kuşandı,
Atına bindi,
Onun bu haline melekler imrendi,
Paygamberinin yanına geldi.
Annesi seslendi Peygamberine,
Sığınacağım tek odur
Gören gözüm ,tutan elimdir.
Harp etmesini bilmez Nevfelim!
Allah Rasulü dur dedi
En büyük mertebeyi gitmeden harbe ona verdi,
Ben sana kefilim Nevfel
Harp meydanına gelme dedi..
Cihaddır muradım
Koyma beni yolda
Canım başım fedadır
Hak yolunda olmaktır muradım!
Hadi oğlum yolun açık olsun,
Seni Allah ve Rasulü korusun..
Allah Rasulü kabul etti,
Harp meydanına Nevfel gitti..